Günümüz insanının en büyük sorunlarından biri de belki hareketsiz hayattır. Gelişen teknolojik olanaklar, hazır gıdaya yönelim, stresli çalışma ortamları insanları çok daha az hareket eder hale getirdi. Bunun sonucu da karşımıza şişmanlık, kalp damar hastalıkları, şeker hastalığı gibi insan ömrünü zorlaştıran ve azaltan hastalıklar olarak çıkar. Tüm bunların önüne geçebilmek için uzmanlar fizik aktivitenin artırılması gerektiği konusunda hemfikirler.
Fiziksel aktiviteyi artırabilmenin en kolay ve ekonomik yolu da yürüyüş yapmaktır. Özel bir ekipmana ihtiyaç duymadan, ilave bir masraf yapmadan gerçekleştirilebilir. Yapılacak birçok egzersizde sakatlanma riski varken yürüyüşte bu oran çok düşüktür. Dünyadaki en yaygın aktivite türü olan yürüyüş mükemmel egzersize en yakın faaliyet olarak ta tanımlanmaktadır.
Gün içinde atılan adım sayısına göre;
5000 adımdan az hareket edenler HAREKETSİZ
5000-7499 arası AZ HAREKETLİ
7500-9999 adım arası ORTA HAREKETLİ
10.000 adım ve üstü ise HAREKETLİ olarak tanımlanır.
İnsanların kilo vermek için birçok yolu denediği, sağlıklı yaşam önerilerinin birçok platformda dile getirildiği bu günlerde düzenli yürüyüş ile sağlıklı bir yaşama adım atmaya başlamak mümkündür. Gün içinde atılacak 10.000 adım yaklaşık 90 dakika yürüyüşe ve ortalama 8 km’ye karşılık gelir.
İdeali yürüyüşün tempolu olarak yapılması olsa da gün içinde atılan tüm adımlar bunun içinde sayılır.
Yürüyüşün Faydaları
-Düzenli yapılacak yürüyüş ile metabolizmanın hızlanması sağlanır.
-Yürüyüş kişinin iştahının kontrolüne, yarattığı tokluk hissi ile katkı sağlar.
– Yürüyüş hızlanan metabolizma ve iştah kontrolü ile kilo verilmesine destek olur. Ancak sadece yürüyerek kilo verebilmek mümkün değildir. Yürüyüşün mutlaka yaşa ve cinse uygun kalori içeren diyetlerle desteklenmesi gereklidir.
-Düzenli olarak yapılan yürüyüş aktivitesi ile kişinin hissettiği stres azalır. Kişi kendini daha zinde ve mutlu hisseder. Stres hormonlarını azaltır. Aynı zamanda seratonin, melatonin gibi mutluluk hormonu adı verilen hormonların salınımını artırarak kişinin kendini daha iyi hissetmesine katkıda bulunur.
-Yürümek kişilerin migren benzeri ağrılarının azalmasına da salgılanmasını artırdığı hormonlarla destek olur.
-İnsülin seviyesini düzenli yürüyüşle dengede tutmak mümkündür. Bu şekilde kişilerin kan şekeri istenen sınırlar içinde kalır. Şeker hastalarında kullanılan insülin ve ilaç miktarını azaltabilir.
-Düzenli yürüyüş yapılarak kalp sağlığı korumaya alınabilir. Yürüyüş ile kan dolaşımı düzenlenerek tansiyon ve kolesterol seviyesini düşürüldüğü için kalp damar hastalıklarına yakalanma riski azalır. Aynı zamanda düşen kolesterol seviyesi nedeni ile de damar içi sertleşme azalır.
– Kalp krizi riski düşer. Düzenli yürüyüşle damar sağlığı korunma altına alındığı için inme riski de azalır.
-Yürüyüş yapılarak akciğer kapasitesi artırılır ve hücrelerin daha çok oksijen alması sağlanır.
-Bağışıklık sistemini yürüyüşle güçlendirmek ve enfeksiyonlarla savaşta bir adım öne geçmek mümkündür.
-Güçlenen bağışıklık sistemi, kişinin kendini zihinsel ve bedensel olarak daha iyi hissetmesi ile birlikte meme, prostat başta olmak üzere kanser hastalığına karşı da koruyucu bir etkisi vardır.
-Boşaltım sisteminin önemli bir üyesi olan bağırsakların çalışmasını düzenli yürüyüşle dengelemek mümkündür. Böylece düzene giren bağırsak alışkanlıkları ile kişiler daha az mide bağırsak şikayetleri yaşarlar.
-Düzenli yürüyüş esnasında terleme ile vücuttan toksinlerin uzaklaştırılması da sağlanır.
-Düzenli hareketin bir diğer getirisi de güçlenen kas iskelet sistemidir. Güçlenen kemik yapı nedeni ile kemik erimesi riski azalır.
-Vücutta genel olarak sistemlerin düzenli ve sağlıklı çalışır hale gelmesi ile uyku kalitesi yükselir.
-Düzenli yürüyüş yapan kişilerin ciltleri çok daha sağlıklı bir görüntüye sahip olur.
-Düzenli yürüyüş aktivitesi ömrü uzatır. Son yıllarda yürüyüş üzerine yapılan çalışmalarda düzenli yürüyen insanların daha uzun yaşadığı yönünde bulgular vardır.
Nasıl Yürümeliyiz?
Yürüyüş yaparken vücut geriye ya da öne doğru eğilmeden dik pozisyonda tutulur. Böylece vücudun tüm bölümleri yürüyüşe aktif katılır. Yürüyüş sırasında kolları sallayarak yürümek yakılan kalori miktarını artırır. Bu arada eller serbest bırakılmalıdır.
Ne Kadar Yürümeliyiz?
‘’Hiç hareket etmemektense az da olsa hareket etmek iyidir’’ prensibi gereği sağlık durumumuzun elverdiği kadar aktif olmak gerekir. Son dönemde önerilen “Günde 10.000 adım’’ ülkemizde de slogan da kullanılıyor. Her gün düzenli 10.000 adım atılamıyorsa bile en azından haftada 3 gün tempolu yarım saat yürüyüş önerilir. Eğer yürüyüş sürenizi bir seferde 10.000 adım ya da yarım saate tamamlayamıyorsanız gün içinde 2 ya da 3 parçaya bölerek yapmanız önerilir.
Önemli olan fiziksel aktivite yapabilmek adına düzenli hareket alışkanlığı kazanmaktır. Ancak tüm bu süre ve atılacak adım belirlenirken sağlık durumunuzu dikkate alarak, kas iskelet sistemi başta olmak üzere hiçbir sistemi zorlamadan süre ve mesafe zaman içinde yavaş yavaş artırılmalıdır.
Yürürken Nelere Dikkat Etmek Gerekir?
Uygulaması kolay, özel ekipman istemeyen herkesin yapabileceği bir faaliyet olan yürüyüş için eklemleri zorlamayan bir tempoda yürümek ve rahat ayakkabılar giymek yeterlidir. Hava durumuna uygun terletmeyen kıyafetler giyerek eğer gerekli ise güneşten korunmak için şapka takmak yararlı olacaktır. Yürüyüş esnasında bol su tüketmekte yapılacak öneriler arasında yer alır.